Erdek Ocaklar Köyünde 8 gün - Bölüm 1
- Emine Elif ERDEM
- 28 Ara 2019
- 3 dakikada okunur
Hem sakin hem de önünüzde deniz arkanızda dağlar olsun istiyorsanız Ocaklar köyü tam da size göre bir yer olacak.

Saat sabahın dokuzu ve biz ailecek planladığımız gezimize geç kalmıştık bile . Ne annem , ne de teyzem alarmı kurmuşlar . Bundan bihaber olan gece kuşu olan evin gençleri , erkenden yatarız deyip sabahın 3'üne kadar evin balkonunda , çay eşliğinde sonu gelmeyen , her konudan bir muhabbete daldık . Sabah olduğundaysa annemle teyzemin panikleyen seslerine uyandık . Alelacele toparlandıktan sonra arabayla İDO'ya gitmeye hazırdık . Yarı ayık yarı uykulu vaziyette güzergahımızda tam yarım saat geç kaldık ... Yine.
“Bir defa buranın zehrini aldınız mı bir daha başka yere gitmek istemeyeceksiniz.”

Uzun bir aradan sonra yeniden deniz otobüsüne binmiştim . Sol yanımda bütün o gürültüye rağmen , sakin bir üslupla Gogol'dan Ölü Canlar'ı okuyan amca . Onun arkasında ise ellerinde sürekli havlayan , üstünde pasparlak mavili - pembeli pullarla kaplı , ucunda rengarenk pompomlar olan bir elbiseye sahip karbeyazı renginde süs köpeğiyle sürekli özçekim yapan iki orta yaşlı kadın . Bütün bunlara ek olarak etrafını gözlemleyip etrafındakileri yeni aldığı mor renkli gezi jurnalına not eden ve yazmaya daha yeni başlayan bir kız .

Üstü çiziklerle kaplı , yanları eskimiş , yuvarlak kahverengi tepsinin üzerinde , dumanları havada dans ederek tüten ve üstünde semboller olan karton bardaklarda 8 demli çay . Çayın yanına , mahallenin nevi şahsına münhasır turkuaz renklli simit fırınında , odun ateşinde pişmiş ; 8 simit , 10 poğaça, ve 4 tanede , çataldan herkes istediğini poşetten aldıktan sonra muhabbete başladık .

Erdek'e gidiş rotası olarak İstanbul Yenikapı'dan Bandırma'ya 1 saat 45 dakika içinde ulaşabilirsiniz deniz otobüsüyle. Sonra arabanızla dolmuşla ya da taksiyle Erdeğe gidebilirsiniz. Biz taksiyle yaklaşık 30 dakikada vardık güzerhamıza .Taksicinin dediğine göre 15 - 20 dakika sürüyormuş . Biz bazı noktalarda durup fotoğraf çektiğimiz için uzatmıştık yolcuk süresini .

Taksiden inip ilk adım attığımda biraz garip gelmişti . Doğruyu söyleyecek olursam , ön-yargım yüzünden pekte fazla bir beklentim yoktu . Çünkü buraya dair ne bir okuma ne araştırma yapmıştım . Valizler taksiden birer birer çıkarıldı ve kalacağımız evin önüne konuldu . Ev konumu itibariyle merkezde kalıyor ve uzunlamasına giden çarşının tam merkezindeydi . Bahsettiğim bu çarşı kordon boyu devam ediyor . İçinde her türlü ihtiyacınızı bulabileceğiniz ; dükkanlar , balıkçılar , dondurmacılar , lokantalar , el yapımı takılar satanlar , hediyelik eşyalar satanlar , vb. yerlerle dolu.

Ocaklardaki ilk günümde , saat 5 civarlarında soğuk bir sabaha uyanmıştım . İlk defa alarm olmadan , bu kadar yola - yorgunluğa rağmen , sabahın erken saatinde dinç ve enerji dolu başlamıştım güne. İyi bir kahvaltıdan sonra , kuzenler olarak plaja gitmek için hemen yola koyulduk . Şemsiye ve şezlong parası olarak kişi başı 20'şer lira verildi .Sahili , mavi ile yeşilin buluştuğu bir noktada , denizse berrak ve temiz . Biz tatil boyunca sabahtan akşama kadar , plaj kapanıncaya kadar denizde kalmayı adet edindiğimiz için , bazen plajın restoranında , bazende çantamızda soğuk sandviç koyup istediğimiz saatte yemek yiyorduk.

Bu tatilimde genellikle plaj-otel arası 1 hafta boyunca tatil yapmak yerine , akşam da cıvıl cıvıl olan bir yere gitmek daha cazip geldi . Akşamları , Ocaklar çarşısı çok güzel bir ahenge bürünüyor . Bizim kaldığımız ev tam merkezde olduğu için , çarşı hem sol taraftan hem de sağ taraftan başlıyor. Hangi yerden başlarsanız başlayın çok güzel bir ortamı var . Onun dışında barı ve gazinosu da var. Gazino'dan bahsetmişken mavi ışıklı bir gazino var , nedendir bilmem içeride biraz garip takılıyorlar ve çarşıdaki insanlar gazino dışından bu olayları izliyor , kimiside videoya alıyor yaşanılanları . Açık havada , sahilde olan çay bahçeleriniden birinde de oturabilirsiniz. Ya da bitmek bilmeyen kordonda , güzel bir akşam yürüyüşüne çıkabilirsiniz . Şayet teyzemle ben , günlük hayatta yemediğimiz kızartmaları bu tatilde yediğimiz için , annemler çarşıda gezerken , bizde tempolu yürüyüşe çıkıyorduk .

Yukarıdaki fotoğrafta , biz denizdeyken , 19 Mayıs marşıyla gelen Türk bayrağı ve Atatürk'le donatılmış bir gemi . Gemideki insanlar denizdekilere el sallıyor , denizdekilerde gemideki insanlara el sallıyor ya da marşa eşlik ediyordu .
Comments